6331 sayılı iş kanunun çıkarılmasının başlıca amacı işçilerin çalışma koşullarını iyileştirmek, iş kazaları ve meslek hastalıklarına yakalanma riskini azaltmaktır. Bu amaç uğruna işverenler kadar çalışanlar da belli sorumlulukları üstlenmelidir.
İşverenler OSGB firmaları ile çalışarak yükümlülüklerini kolay bir şekilde yerine getirebilirler, OSGB önerileri doğrultusunda gerekli önlemleri alarak ve çalışanlarını bilgilendirerek iş verimliliklerini yükseltebilirler.
İş kazalarının dünya genelinde çok fazla görülmesi yaşanan bu olumsuzlukların sosyo – ekonomik yönünü de ortaya koymaktadır. Örneğin Afrika’da her yıl yaklaşık 42 milyon iş kazası meydana gelirken Avrupa kıtasında 3 senede yalnızca 5 milyon iş kazası görülmüştür.
Türkiye’de meydana gelen iş kazaları ise Avrupa ortalamalarının çok üzerinde yer almaktadır. Çok tehlikeli iş kollarında yaşanan iş kazalarının artması tedbirsizliğe vurgu yapmaktadır.
İş Kazası Nedir?
Çalışanların ölmesine veya yaralanmasına, iş yerinin maddi zarara uğramasına, üretimin durmasına ve çalışanın bedenen ya da ruhen zarar görmesine yol açan kazalara iş kazası denir. İş kazaları yaralanmanın ağırlığına, cinsine ve kazaların türüne göre sınıflandırılır.
Yaralanmanın ağırlığına göre kazalar; ölümle sonuçlanan, tedavi gerektirmeyen, sürekli iş göremezliğe yol açan ya yaralanmayla sonuçlananlar olarak sınıflandırılır.
Yaralanmanın cinsine göre kazalar; iç organ yaralanmaları, ruhen yaralanmalar ve kafa yaralanmaları olarak sınıflandırılır.
Kazalar cinsine göre düşme, yanma, ezilme ve elektrik kazaları şeklinde sınıflandırılır.
İş Kazalarının Nedenleri Nelerdir?
İş kazalarının ortaya çıkmasının şüphesiz tek bir nedeni bulunmaz. Çoğunlukla işveren kaynaklı sorunlar ön planda olsa da çalışanların dikkatsizliği ve bilinçsizliği de iş kazaları oranlarını arttırmaktadır. İş kazalarının nedenleri güvensiz davranışlar ve güvensiz durumlar olmak üzere iki temel kategoride incelenmektedir.
Güvensiz Davranışlar:
İnsan; dikkati dağılabilen, gün içerisinde sarf ettiği efor sonucu enerjisi düşebilen ve ihmalkar davranmaya meyilli bir canlıdır. Çalışma şekli, çalışan kişinin psikolojisi, yapmakla sorumlu olduğu işin niteliği ve işin yoğunluğu iş kazalarının oluşumunu tetikleyebilir.
Çalışma alanında yapılan işin ağırlığı da iş kazalarının oluşum riskini arttırabilir. Aşırı sıcak, açlık, sağlık problemleri, yetersiz aydınlatma, aşırı gürültü, toz, duman ve kimyasal maddeler gibi dinamikler iş kazalarının oluşmasına neden olabilir.
Tüm bu faktörlere insan etkisi de dahil olduğunda iş kazaları çoğu zaman dikkatsizlik kökenli oluşur. Çalışma koşulları özelinde önlem almayan, isg uzmanlarının yönlendirmelerine uymayan, OSGB yetkililerinin eğitimlerine katılmayan ve çalışırken dikkatini toplayamayan çalışanlar iş güçlerini geçici ya da kalıcı olarak kaybedebilirler.
Güvensiz Durumlar:
Her ne kadar iş kazaları çalışanların maruz kaldıkları durumlar neticesinde oluşabilse de çalışma ortamındaki ihmallerin de iş kazalarına büyük ölçüde zemin hazırladığı bilinmektedir. Üretim sürecinde kullanılan teknolojinin kontrol edilmemesi, iş ortamının düzensizliği, depolama yanlışları, emniyet gereçlerinin eksikliği, güvenlik tedbirlerinin alınmaması, uyarı levhalarının bulunmaması, eski teknolojilerin kullanılmaya devam etmesi ve yardımcı ekipmanların eksikliği güvensiz durumlar yaratarak iş kazalarının oluşma riskini yükseltmektedir.
Güvensiz davranışlar ve güvensiz durumlar işçiler, işverenler ve OSGB firmalarının ortaklaşa hareket etmesiyle ortadan kaldırılabilir. Çalışanların yorulması, hastalanması ve dikkatlerinin dağılacağı ortamların engellenmesiyle işyerlerindeki iş kazaları meydana gelme oranları düşürülebilir.
Bu başarı kolay kazanılmaz, iş güvenliği konusunda farkındalığının artması için tüm taraflar koordineli bir şekilde çalışmalıdır. İşverenler çalışma ortamındaki koşulları iyileştirirken çalışanlar kesinlikle ihmalkar davranmamalıdır.
En Sık Görülen İş Kazaları
İş kazaları sanıldığının aksine yalnızca kaza geçiren çalışanları ya da işverenleri etkilemez. Çalışanların ailesi ve toplumun geneli de bu kazaların yol açtığı sorunlarla yüzleşmek zorunda kalır. Ülke ve çalışma koşullarının imajının bozulması bazı sektörlerde kalıcı bir personel temin sorununa neden olabilir.
Türkiye’de meydana gelen iş kazalarının çoğu madencilik sektöründe, metal-makine sektöründe, inşaat sektöründe ve kara taşımacılığı sektöründe yaşanmaktadır. Bu dört sektörde meydana gelen iş kazaları toplam iş kazalarının %44’lük bir kesimini oluşturmaktadır.
Bu veriler incelendiğinde çok tehlikeli sınıfta yer alan sektörlerdeki firmalara ve çalışanlara 6331 sayılı kanun ile getirilen sorumlulukların nedenleri net olarak anlaşılabilir.
Sonuç olarak bu iş kazalarının tek sorumlusunun işçiler ve/veya işverenler olduğunu söylemek doğru olmayacaktır. İş kazaları bir anlık dikkatsizlik sonucu olabildiği gibi uzun bir ihmaller silsilesi sonucunda da oluşabilir. Bu nedenle işverenlerin de sigortalı çalışanların da 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu yükümlülüklerine uymaları gerekir. Detaylı bilgi almak için “6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu” ve “Neden OSGB Firmaları ile Çalışmalısınız?” yazılarımıza göz gezdirebilirsiniz.